FETÖ’nün 15 Temmuz Darbe Girişimi ve Özcan Özsoy’un Hikayesi
Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminde şehit olan Özcan Özsoy’un gazisi olan ağabeyi Tekin Özsoy, o gece yaşadıklarını ve hissettiklerini paylaştı. Tekin Özsoy, “Rabbim böyle bir geceyi bir daha bu devlete ve bu millete yaşatmasın. Ben bir kardeş kaybettim belki ama bir vatan kazandık” dedi.
15 Temmuz gecesi saat 23.00 sularında evinde otururken, alçak uçuş yapan uçakların yarattığı seslerden korktuğunu belirten Tekin Özsoy, kardeşi Özcan’ın eve geldiğini aktardı. “Kardeşim, ‘Sakın evden çıkmayın, darbe oluyor’ dedi. ‘Tamam’ dedim, ben de. Kardeşim gitti ama 15 dakika sonra tekrar geldi. ‘Hadi sokağa çıkıyoruz, salalar okunuyor, halkı sokağa davet ediyorlar’ dedi. Kardeşimin o sözlerine istinaden beraber çıktık o gece. Öncelikle Emniyet Müdürlüğü’ne gitmeye karar verdik. Ancak bindiğimiz taksinin şoförü o bölgenin kalabalık olduğunu ve oraya giremeyeceğini söyledi. Bu nedenle Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne gitmeye karar verdik.” diye konuştu.
“Yanımıza gelmeyin, ateş ederiz”
Özsoy, Külliye’ye giden yolların kapatıldığını dile getirerek, “Külliye’ye doğru ilerlerken, Jandarma Genel Komutanlığı’nın önünde tankların yolu kapattığını ve halktan 150-200 kişilik bir grubun tanklara doğru ilerlediğini gördük. O grubun içine katılmaya karar verdik. Ancak askerler sürekli ateş ediyorlardı. Türk bayraklarımızı alarak, askerleri ikna etmek amacıyla yanlarına gittiğimizde, ‘Yanımıza gelmeyin, ateş ederiz’ diye tehdit ettiler. Biz de, ‘Sen bu vatanın askerisin, biz de vatandaşıyız. Kardeşiz sonuçta’ dedik. Yaptıkları şeyin yanlış olduğunu ifade etmemize rağmen, ateş etmeye başladılar. Biz de geri çekilmek zorunda kaldık. Mücadele 1-2 saat gelgitlerle devam etti. Sonunda tekrar bunların üzerine gittiğimizde, bu sefer hedef gözetmeksizin ateş etmeye başladılar.” şeklinde konuştu.
“Bırak ağabey vatansız kalacağına bu gece burada ölsün”
Ateş sonucu yaralandığını belirten Özsoy, “Önce kafamdan, sonra bacağımdan vuruldum ve düştüm. Kardeşim geldi ve beni kaldırdı. O süreçte birkaç kez helikopter ateşine maruz kaldık. Helikopter ateşi sırasında 20’li yaşlarda genç bir kadınla karşılaştık. Omzunda henüz 1 yaşında küçücük bir bebek vardı. Helikopter ateşi esnasında bir anlık refleksle bebeği omzundan aldım ve kendimi yere attım. Helikopter ateşi sona erince, bebeği annesine verirken dedim ki, ‘Ablacım Allah razı olsun, sen buraya mücadele için geldin ama yazıktır bu çocuğa.’ O kadının cevabı, aslında o gecenin özünü özetliyordu: ‘Bırak ağabey vatansız kalacağına bu gece burada ölsün’ dedi. Aslında 15 Temmuz’un özeti buydu; vatansız kalmaktansa o gece orada ölmekti.” ifadelerini kullandı.
“Ben bir kardeş kaybettim belki ama bir vatan kazandık”
Özsoy, sabah saatlerinde kardeşinin de vurulduğunu belirterek, “Helikopter ateşi sırasında bir kargaşa ortamı vardı ve birbirimizi kaybettik orada. Kardeşim kafasından vurulmuştu. Tesadüfen Gazi Hastanesi Beyin Cerrahi servisinde bulduk. Doktor, kardeşimin beyninin parçalandığını söyledi. ‘Durumu Allah’a kaldı, dua edin’ dedi. Ben de aileme ve kardeşimin eşine durumu bildirdim. Kardeşim evliydi ve 3 yaşında bir erkek çocuk babasıydı. 118 gün boyunca Gazi Hastanesi’nde tedavi gördü ve 118 gün sonra şehadete erdi. 15 Temmuz’un son şehidi aynı zamanda kardeşim oldu. Rabbim, böyle bir geceyi bir daha bu devlete ve bu millete yaşatmasın. Ben bir kardeş kaybettim belki ama bir vatan kazandık.” diyerek duygularını ifade etti.
– ANKARA