Kamera: Mehmet ÇALPAR (İSTANBUL)
İstanbul Barosu Hayvan Hakları Merkezi, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) sunduğu, sokak hayvanlarıyla ilgili düzenlemeleri içeren kanun teklifi hakkında önemli bir açıklama yaptı. Avukat Bahtiyar Güler, “Katliamı bahane ederek, binlerce masum canı alma planlarını kamuoyunun talebiymiş gibi göstermek isteyen tüm yetkililer, hukuk tarihinin utanç verici bir parçası ve kara bir lekesi olarak anılacaktır. 20 yıldır hiçbir sorumluluğunu yerine getirmemiş siyasi iktidarın takdirine bırakacak hiçbir canımız yoktur; vermediğiniz canı alamazsınız” dedi.
İstanbul Barosu Hayvan Hakları Merkezi, AKP’nin TBMM’ye sunduğu ve sokak hayvanlarına “ötanazi” uygulanmasını da içeren Hayvan Hakları Kanunu’nda değişiklik öneren tasarının detaylarını değerlendirdi. Avukat Bahtiyar Güler tarafından yapılan açıklamalarda şu noktalara değinildi: “Bugün burada, devlet eliyle hayvanların katledilmesine yönelik olarak meclise getirilen tasarıya karşı durmak amacıyla toplandık. Artan köpek popülasyonuna çözüm üretmek bahanesiyle başlatılan çalışmalar, yasaklı ırklardan başlayarak, kediler de dahil olmak üzere tüm sokak hayvanlarını keyfi bir şekilde katletmeyi hedefleyen bir yasa tasarısıyla sonuçlanmıştır. Üstelik, popülasyonun artış nedenleri arasında yer alan yasal ve yasa dışı üretime dair herhangi bir düzenleme yapılmamıştır.”
“Tarih utançla anacak ve hiçbir zaman affetmeyecektir”
İlgili tasarının hazırlanma sürecinde her kesimin görüşünün dikkate alındığı iddia edilse de, sonuç olarak ortaya çıkan tasarı, alınan görüşlerin yalnızca katliam fikrini güçlendirmek ve meşrulaştırmak amacıyla kullanıldığını göstermektedir. Yükümlü olduğu gibi hayvanları korumakla görevli belediyelere katil olma imkanı vermek için günlerce çalışma yapan ve katliamı meşrulaştırarak binlerce masum canı alma planlarını kamuoyunun talebiymiş gibi sunan tüm yetkililer, hukuk tarihinin utanç verici bir parçası olarak anılacaktır. Vicdan ve adalet anlayışından uzak, kan kokan bu tasarı üzerinden hayvanların yaşam hakkını tartışma konusu yapanları tarih utançla anacak ve asla affetmeyecektir.
Popülasyon kontrolü için düzenlenen 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nun uygulanması için hiçbir denetim ve tedbir yükümlülüğünü yerine getiremeyenlerin, konu öldürmeye geldiğinde hapis cezaları ve belki de kayyum atanması gibi ağır yaptırımlarla gözdağı vermesi, kamu sağlığını ve güvenliğini sağlamak değil, hayvanları katletmek niyetinde olduklarını açıkça göstermektedir.
“Tasarıya karşı her türlü mücadeleyi vereceğiz”
Artış gösteren popülasyonun tek sorumlusu, yasayı yerine getiremeyen ve getirmek istemeyen bakanlık ile belediyelerdir; bu bedeli hayvanlara ödetmek kabul edilemez. Bakanlıklar, belediyeler, siyasetçiler ve memurlar, 20 yıldır sorumluluklarını yerine getirmemekte ve bu durumun bedelini hayvanlar ödemektedir. Bu tasarının yasalaşması halinde, “kanlı yasa” olarak anılacaktır. Herkese çağrımızdır; bugün mahallede yolunuzu gözleyen dostlarınızın gözlerinin içine bakın ve onların öldürülmesine izin vermeyeceğinizi açıkça belirtin. Tasarıya karşı her türlü mücadeleyi vereceğimizi kamuoyuna saygılarımızla duyuruyoruz. Toplayamazsınız, hapsedemezsiniz, öldüremezsiniz!