İmamoğlu’ndan İklim Değişikliği Üzerine Önemli Açıklamalar

İmamoğlu’ndan İklim Değişikliği Vurgusu

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Paris Belediyesi tarafından düzenlenen Ekolojik Geçiş için Belediye Başkanları Zirvesi’ne katıldı. Zirve, Paris Belediye Başkanı Anne Hidalgo’nun ev sahipliğinde gerçekleştirildi ve birçok önemli belediye başkanını bir araya getirdi. İmamoğlu’nun yanı sıra Bologna Belediye Başkanı Matteo Lepore, Zagreb Belediye Başkanı Tomislav Tomašević, Varşova Belediye Başkanı Rafał Trzaskowski, Kopenhag Belediye Başkanı Sophie Hæstorp Andersen, Tiran Belediye Başkanı Erion Veliaj, Saraybosna Belediye Başkanı Benjamina Karić ve Bağdat Valisi Abdul Muttalib Al Alwi de etkinlikte yer aldı.

Zirveye katılan İmamoğlu, benzer düşüncelere sahip bir topluluk arasında bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Şehirler ve iklim, kentsel ortamların hem iklim koşullarını şekillendirdiği hem de iklim koşulları tarafından şekillendirildiği simbiyotik bir ilişkiyi paylaşmaktadır. Şehirler, karbon emisyonlarına önemli katkılarda bulunarak ve dünyanın en yoğun nüfuslu bölgelerinden bazılarına ev sahipliği yaparak, küresel iklim senaryosunda kritik bir rol oynamaktadır.” ifadelerini kullandı.

İstanbul’un İklim Değişikliği Karşısındaki Duyarlılığı

İmamoğlu, geçtiğimiz Haziran ayının 175 yıllık verilere göre en sıcak ay olarak kaydedildiğini belirterek, “Her yıl daha sıcak yazlar yaşanmakta ve rekor kıran en yüksek ve en düşük sıcaklıklar yeni normalimiz haline gelmektedir. Ancak bu yeni gerçeklik, İstanbul gibi iklim açısından hassas şehirler için farklı anlamlar taşımaktadır. Akdeniz havzasında yer alan İstanbul’un coğrafi konumu ve özellikleri, onu iklim değişikliğine karşı özellikle hassaslaştırarak Avrupa’nın bu açıdan en savunmasız kıyı şehri haline getiriyor.” dedi.

2030’a Kadar İklim Değişikliği Kaynaklı Kayıplar

İmamoğlu, gelecekte İstanbul’un daha şiddetli hava olaylarıyla karşılaşacağına dair öngörülerde bulundu. “Araştırmalar, deniz seviyesinin yükselmesi ve fırtına dalgalarından kaynaklanan kayıpların 2030 yılına kadar İstanbul’a yılda 200 milyon dolara mal olacağını göstermektedir. Belediye başkanı olarak görev yaptığım süre boyunca, eşi benzeri görülmemiş dolu fırtınalarından Boğaz’daki müsilaj salgınına kadar iklimle ilgili felaketlerin etkilerini bizzat gördüm. Ne yazık ki, bu zorlukların gelecekte daha da kötüleşmesi ve şehirlerin halihazırda sınırlı olan fonlarını daha da zorlaması beklenmektedir.” şeklinde konuştu.

İklim Krizi ve Belediye Başkanlarının Rolü

İmamoğlu, “İklim krizi, belediye başkanları için siyasi gündemin en büyük öncelikleri arasında yer almaktadır. Çünkü iklim değişikliğinin sonuçlarına ilk müdahale edenler biz belediye başkanlarıyız. Dahası, iklimle ilgili bu sorunlar, toplumlarımızda mevcut olan sosyal eşitsizlikleri sadece daha da derinleştirmektedir.” diyerek, bu konudaki sorumluluklarının altını çizdi.

G20 Ülkeleri ve Küresel Emisyonlar

Bu yıl Rio’da yapılacak G20 zirvesinin, küresel emisyonların yüzde 80’inden sorumlu olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, Türkiye’nin küresel sera gazı emisyonlarındaki mevcut payının yüzde 1,3 olduğunu vurguladı. Ayrıca, küresel emisyonlarda daha az payı bulunan fakat iklim değişikliğinin etkilerinin en ağır şekilde hissedildiği ülkelerin varlığına da değindi.

İmamoğlu, konuşmasını şu ifadelerle tamamladı: “Geçtiğimiz yıl Dubai’de düzenlenen COP28’te kayıp ve zarar fonunun kurulması önemli bir adımdır ve iklim değişikliğiyle mücadele konusundaki ortak kararlılığımızın altını çizmektedir. Küresel bir finansman çerçevesinin oluşturulması ilk adımdır, ancak yeterli değildir. İklim değişikliği, dünyamızın ne kadar birbirine bağlı olduğunu gözler önüne sermektedir. Gerçek liderlik, sadece kendimizi değil, başkalarını da düşünerek hareket etmemizi gerektiriyor.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı