Diyanet İşleri Başkanı’ndan 15 Temmuz Vurgusu
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, cuma hutbesinde 15 Temmuz’un önemine dikkat çekerek, “Devletimizin ve milletimizin her alanda güçlenmesinden, birliğinden, beraberliğinden rahatsız olan küresel şer odaklarının ve başka terör yapılarının desteğiyle 15 Temmuz işgal girişiminde bulunan FETÖ, inancımızı, ibadetlerimizi ve milli manevi değerlerimizi istismar etmiş, istiklalimizi ve istikbalimizi hedef almıştır” dedi.
Prof. Dr. Erbaş, Ankara Ahmet Hamdi Akseki Camii’nde “15 Temmuz: Milletimizin Destansı Zaferi” başlıklı hutbesini irad etti ve ardından cuma namazını kıldırdı. Hutbesinde 15 Temmuz’un yıl dönümüne vurgu yapan Erbaş, “Önümüzdeki pazartesi günü, Yüce Rabbimizin yardımı, devletimizin dirayeti ve milletimizin cesaretiyle elde ettiğimiz bu destansı zaferin sekizinci yıl dönümünü kutlayacağız. Tarihin her döneminde olduğu gibi, 15 Temmuz gecesinde de kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla bir araya geldik. Minarelerden yankılanan salalar eşliğinde birlik, beraberlik ve dayanışma ruhuyla meydanlara akın ettik” ifadelerini kullandı.
Erbaş, “İstiklal şairimizin ‘Asım’ın nesli, diyordum ya, nesilmiş gerçek. İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek’ mısralarında ifade ettiği gibi, vatanımız ve milletimiz üzerinde oynanmak istenen kirli oyunları hep birlikte boşa çıkardık. 15 Temmuz, aziz milletimizin hiç kimsenin boyunduruğu altına girmeyeceğinin, zalimin karşısında asla eğilmeyeceğinin son örneğidir. Bu tarih, azmin ve cesaretin zillete ve korkaklığa galebe çaldığı şanlı bir direniştir” şeklinde konuştu.
Erbaş, 15 Temmuz işgal girişiminin, devletin ve milletin her alanda güçlenmesinden rahatsız olan küresel şer odakları tarafından desteklendiğini vurgulayarak, “FETÖ, inancımızı, ibadetlerimizi, milli ve manevi değerlerimizi istismar etmiştir. Suret-i haktan görünerek, vatanımızın, devletimizin bekasına ve milletimizin canına kastetmiştir. Yüce dinimiz İslam’ın en temel kavramlarını kendi çıkarları için kullanmıştır. Gençlerimizi ailelerinden koparmak; kalplerinden vatan sevgisini, millet olma şuurunu, ümmet olma bilincini söküp atmak için her türlü hile ve tuzağa başvurmuştur” ifadelerini kullandı.
Hutbesinde, 10 Muharrem Aşura günü olduğuna da dikkat çeken Erbaş, “Peygamber Efendimiz (s.a.s), aşura gününü içine alacak şekilde bir gün öncesi veya bir gün sonrasıyla iki gün oruç tutmayı bizlere tavsiye etmiştir. Aşura, aynı zamanda Peygamber Efendimizin (s.a.s) ‘dünyadaki çiçeğim, reyhanım’ diyerek sevdiği, cennet gençlerinin efendisi olarak övdüğü torunu Hz. Hüseyin Efendimizin ve çoğu Ehl-i Beyt-i Mustafa’dan olan 70’den fazla Müslüman’ın Kerbela’da şehit edildiği gündür. Üzerinden asırlar geçse de bu elim hadisenin acısı hala taptazedir ve hala yüreğimizdedir. Hz. Ali ve Hz. Fatıma’nın ciğerparesine bu zulmü reva görenler, Ümmet-i Muhammed’in maşeri vicdanında mahkum olmuş ve olmaya da devam edecektir” dedi.
Erbaş, çocukları ve gençleri Kur’an-ı Kerim ve sünnet ışığında sağlıklı, dengeli ve şeffaf bir din eğitimi ile buluşturma çağrısında bulunarak, “Bunun için elimizdeki fırsatları değerlendirelim. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak bunun gayreti içerisindeyiz. Din hizmetleri ve eğitim hizmetlerini ülkemizin her yerinde en doğru ve en verimli bir şekilde yapmak için başkanlığımızın bütün birimleri, 81 il müftülüğümüz ve 922 ilçe müftülüğümüz rehberliğinde, 150 bini aşkın hocamızla, dini yayınlarımızla, kitaplarımızla, dergilerimizle, Diyanet televizyonumuz ve Diyanet radyolarımızla, dijital yayınlarımız ve dini bilgilendirme içerikli sosyal medya mecralarımızla büyük bir gayretin içerisindeyiz” şeklinde konuştu.
Erbaş son olarak, “Kur’an kurslarımızda 4-6 yaş grubundan itibaren her yaştan vatandaşımıza Kur’an ve sünnet çizgisinde doğru dini bilgiyi ulaştırmaya çalışıyoruz. Şu an 90 bin camimizde, 30 bin kadar Kur’an kursumuzda, yaz Kur’an kurslarında milyonlarca çocuğumuz ve öğrencimiz Kur’an ve temel dini bilgiler eğitimi alıyor. Onlara dinimizin inanç, ibadet ve ahlak ile ilgili esaslarını öğretiyoruz. Bu vazife Rabbimiz tarafından bütün Müslümanlara verilmiştir” diyerek sözlerini tamamladı.